| |
350 原稿の言語 The Duke of Wellington, who won the ... The Duke of Wellington, who won the Battle of Waterloo in 1815, was quite indifferent to food, so much so that his cooks often gave notice, despairing of using their culinary talents in his household. In spite of this, his name has been given to a fillet of beef, wrapped in puff pastry, so called perhaps because in its larger version the finished product looks like a highly polished riding or Wellington boot. 翻訳されたドキュメント 1815 te Waterloo savaşını kazanan Dük Wellington | |
389 原稿の言語 "yalnızlık. her kimliÄŸe doÄŸuÅŸtan yazılı tek... Sade ölüm deÄŸil, ayrılık da yaÅŸamın emri. Evet söyledi ya da ben duydum. DuyduÄŸuma göre elbet bir ses söyledi bu söylendikçe usulen söylenir olan sözleri. Evet duydum,söyledi. Her duyduÄŸumda aÄŸladım. Pek çok aÄŸlayışım sırasında duydum. Kalbim tutanak tuttu duyduklarıma. "Soruldu" dedi, cevap alındı. "YaÅŸamak" dedi, "Tek marifetiniz, biraz özen gösteriniz." "Zulüm kimse zalimlik yapmayınca biter, mazlumlar dahil." dedi. "Ama yapmayın, o daha bir ÇOCUK" dedi Tanrı. bu metin daha önce sundugum bir metnin devamidir ceviriyi yapacak arkadaslarin metnin ilk yarisini okumasinda yarar var tesekkurler
http://www.cucumis.org/tercume_12_t/ceviriyi-incele_v_243752.html 翻訳されたドキュメント Not only death, but also separation is the order of life. | |
410 原稿の言語 O öyle biri deÄŸildi. O biliyor ya. Asla olamaz.... O öyle biri deÄŸildi. O biliyor ya. Asla olamaz. Kanarken hissetmek, Defalarca inkar ediyorum. O, o olamaz. Biliyorum onu Kalbinin acısını. Onu yanlız bırakamam. Ne olduÄŸunu unut. Onlar anlamsız. Hiçbirinin önemi yok. O öyle deÄŸildi. Bu kesinlikle doÄŸru. Kalbi yalan söylemiyor. Yalan söylüyorlar. Hepsini yalanladım. O, o deÄŸil. Biliyorum onu Kalbinin acısını HiçbirÅŸeyin anlamı yok Kalbi kanarken yalan söyleyemez. Onların hepsini yalanladım. Onu yanlız bırakmayacağım. 1) "O biliyor ya" derken kalbin biliyorya anlamında kullandım. 2) "O, o olamaz." derken, ÅžaÅŸkınlık var. Yani o eskisi gibi deÄŸil anlamında kullandım. 3) "Onu yanlız bırakamam." derken kalbini yanlız bırakamam anlamında. 4) "Onlar anlamsız." derken "düşündüklerin anlamsız " anlamında kullandım. 5) "O öyle deÄŸildi." derken " o kız öyle deÄŸildi anlamında. 6) "O, o deÄŸil" derken, ÅžaÅŸkınlık var. Yani o eskisi gibi deÄŸil anlamında kullandım. 7) "O yanlız kalmayacak." derken kalbi yanlız kalmayacak anlamında. 8) "Onların hepsini yalanladım" derken söylenen kelimeler anlamında. Yani söylenenlerin hepsini yalanladım anlamında. 9) "Onu yanlız bırakmayacağım" derken kalbini yanlız bırakmayacağım anlamında. 10) USA ingilizcesi olursa daha iyi olur. 11) Kafiye uydurabilirseniz uydurun. 12) Puanım olmadığı için yanyana yazdım. (: ÇOK TEÅžEKKÃœRLER 翻訳されたドキュメント she was not like this | |
| |
| |
286 原稿の言語 मेरे टूटे हà¥à¤ दिल से कोई तो आज ये पूछे ... मेरे टूटे हà¥à¤ दिल से कोई तो आज ये पूछे के तेरा हाल कà¥à¤¯à¤¾ है
किसà¥à¤®à¤¤ तेरी रीत निराली ओ चलिठको चलने वाली फूल खिला तो टूटी ड़ाली
जिसे ऊलफत समठबैठा मेरी नज़रों का धोका था किसी की कà¥à¤¯à¤¾ खता है
मांगी मà¥à¤¹à¥à¤¬à¥à¤¬à¤¤ पायी जà¥à¤¦à¤¾à¤ˆ दà¥à¤¨à¤¿à¤¯à¤¾ मà¥à¤ को रास ना आई पहले कदम पर ठोकर खाई
सदा आज़ाद रहते थे हमें मालूम ही कà¥à¤¯à¤¾ था मà¥à¤¹à¤¬à¥à¤¬à¤¤ कà¥à¤¯à¤¾ बला है
Before edit :
Mere toote huwe dil se Koi to aaj yeh pooche ke tera haal kya hai
Kismat teri reet nirali O chaliye ko chalne wali Phool khila to tooti daali
Jise ulfat samaj baitha meri nazron ka dhoka tha kisi ki kya khata hai
Mangi mohobat paayi judayi duniya mujhko raas na aayi pehle kadam par thokar khayi
sada aazad rehte the hamain maloom hi kya tha mohobat kya bala hai
(thanks to Coldbreeze who provided the version in devanagari) 翻訳されたドキュメント today someone please ask my broken heart. Arzuladığım ÅŸey birisinin bugün kırık kalbimi sormasıydı. | |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
| |
136 原稿の言語 merhaba mehmet merhaba mehmet hepimizin hayatı rutin malesef ben antalyada yaşıyorum mesleÄŸim muhasebeci daha önce yazmıştım unuttun galiba bayramda neler yapmayı düşünüyorsun 翻訳されたドキュメント hi mehmet | |
| |
| |
| |